Geçmişten Günümüze Siyerin İstismarı
Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Köse
KSÜ İlahiyat Fakültesi
Tarih ve Siyere Duyulan İlgi Üzerine
“İnsanoğlu zayıftır. Bu yüzden yalan söyler. Hatta kendine bile!”[1]sözü, insanın yaratılışındaki bir zaafa işaret eder. Ancak bu durum, başka bir açıdan insanı güçlü kılabilecek olan grup şuuruyla alakalıdır. Tarihe duyulan ilgi öncelikli olarak, pratik siyasetin alanıyla ilgili olmuştur. Bu sebeptendir ki Aristoteles tarihi, retorik (hitabet) ve diyalektik (cedel) ile ilişkilendirmişti.[2] Retorik ve diyalektikteikna etmek, inandırmak amaçtırve bu, bir yönüyle bilimsel incelemenin konusu olsa da kendisi değildir.Bilimsel manadaki tarihçilik (apodeiktik), her ne kadar matematik bilimlerdeki gibi mutlak bir ispat söz konusu olmasa da nesnellik iddiasındadır. Bilim doğrunun, hakikatin peşindedir; retorik iyi olanın.Şu hikâye geçmişe yönelmenin nedenini sorgular: Bir kadın kokteyl partide tarihî bir sohbeti dinlerken çevresindekilerin, Roma krallarından,Caligula, Neron ve benzeri tarihî şahsiyetlerden bahsetmelerine hayret etmişti. Zira
Dergiye abone ol! (iOS) Dergiye abone ol! (Android)