Din nokta-i nazarından bakıldığında vahiy sadece bireyin kurtuluşu açısından değil, toplumun düzen ve selameti açısından da önemli bir işleve sahiptir. Neticede toplumsal düzenin tamamıyla ortadan kalktığı bir ortamda bireyin manevi kemâlâtından ve kurtuluşundan bahsetmek zordur. Bundan dolayı dinlerin bir taraftan ahlaki diğer taraftan hukuki normlara sahip olduğunu görürüz. Hukuki normların peygamberden peygambere küçük çaplı da olsa değişiklik göstermesi, vahyin mevcut toplumsal yapıyı göz önüne aldığının bir işareti olarak kabul edilebilir. Peygamberlerin misyonlarını felsefelerine konu edinen onuncu yüzyıl filozoflarından İhvân-ı Safa’ya göre, Allah’ın peygamberlerini farklı şeriatlar ile göndermesinin sebebi toplumların içinden geçtiği sosyal evrimdir. Bir taraftan bu şeriatlar insanlığın evrimine paralel yeni hükümler getirir, diğer…
Dergiye abone ol! (iOS) Dergiye abone ol! (Android)